30 Aralık 2012 Pazar

DİYALOG SAPKINLIĞI

        Bazı duyumlar aldığım halde inanmayıp yok artık bu kadar da olmaz demiştim.Gerçekten de yapmışlar.!Ömrü hayatımda bu kadar rezil,bu kadar aşağılık insanlar görmedim.14 asırdır zevkle dinlediğimiz,huşu içersinde okuduğumuz Ezan-ı MUHAMMEDİ'den Efendimizin ismini çıkartma teşebüsünde bulunmuşlar.!Apaçık sapkınlık yapmaktalar.Diyalog diye bir taraflarını yırtıp duran bu madrabazlar alttan alttan sinsice dinin temeline dinamit koymaya başlamışlardır.Oysa ki ayet açık.Alenen ''İnned Dine İndallahel İSLAM''diyor..Yani Allah katında din İslamdır.Fethullah ve şürekasının bu eylemleri sonucunda tıpkı Gülen'in atasının öngördüğü gibi İslamdan intikam almak için fitne çıkartma peşindeler.Öyle ki Cum'a namazlarında bu ayetin okunması gereklidir.Mamafih cüretleri o kadar ki az daha bunu başaracaklardı.Ama Allah nurubnu öyle veya böyle tamamlıyacak.İt ürür kervan yürür.!
        ''Fitne ortadan kalkıp Din yalnız Allah'ın oluncaya kadar kafirler topluluğu ile savaşın'' diye buyuruyor Allah-ü Teala.Peygamberimiz'';Ümmetim 73 fırkaya ayrılacak,bunlardan yalnız bir tanesi bana faydalıdır''diye haber vermektedir.Bu fırka da Ehl-i Sünnet vel Cemaattir.!Günümüz dünyasında fitne uyumuyor.Dünyaperestlerin hayalleri İslamı yıkıp batılın zafer kazanması.Bunda başarılı olmak adına her şeyi deniyorlar.Diyalogçularda bu sapkın fırkalardan bir tanesi.Apaçık allahın ayetini inkar edip sulandırmaya çalışıyorlar.Diyalog varlığını kabul ettiğin bir varlıkla veya bir zatla karşılıklı etkileşim demektir.Biz başka bir dini kabul etmiyoruz ki onlarla etkileşim içersine geçelim.Çünkü biz biliyoruz ki ''Hak geldi batıl zail oldu..''Hal böyleyken uyan ey Türk Milleti...!Asırlardır İlay-i Kelimetullah Nizam-ı alem davasının peşinde kanını döktün,kan akıttın. Fütühat yaptın bir kaç kahpenin uğruna şehid olduğun dinini bozmasına müsaade etme...Bunların tükürülesi suratlarına paçavraları fırlat at ki,batıl bir daha bu tarz şeylere tamah edemesin.!
        İnsanlarımı uyarmak adına sadece fiisebilillah yazıyorum,kimseden zerre dahi menfaat beklentim yok.Umarım hasbel kader acizane yazdığım şeyler bir kaç Müslüman Türk'ün uyanmasına vesile ola..Selam ve dua ile.!
        ''ALLAH TÜRK'Ü KORUSUN VE YÜCELTSİN''

27 Aralık 2012 Perşembe

AKP'NİN SPOR BATAKLIĞI

      Yaklaşık olarak 32 yıldır futbol seyretmekteyim.İyi bir Fenerbahçeliyim.Bunca sene içersinde ben hep sporun birleştiriciliğini görmüştüm.Akp iktidara gelip spora elini attıktan sonra her işte olduğu gibi bu alanı da berbat etti.Artık onulmaz yaralar açılmış,spor ayrıştırıcı ve halkı kin ve nefret duyguları ile bölme aracı yapılmıştır bizzat iktidar tarafından.Ulusoy'u devirdikten sonra kendileri çalmış kendileri oynamıştır.Milletvekilleri kendi yörelerinin takımlarının şampiyon olması için alenen çalışmalar yapmış,manipülasyon yaparak kamuoyunu yönlendirmeye çaba göstermişlerdir.Her türlü girift ilişkinin,ayak oyunun oynandığı bir eser oluşmuştur.Şampiyonun sezon başında belirlenmesinden tutunda takımların gelir düzeylerinin eşitlenmesi adına bizzat devlet tarafından bazı takımlara ulufe dağıtılmış,kendi bileğinin gücüyle tesisler yapanlar bu tip yarışlara mecbur bırakılmışlardır.Akpnin cibiliyetsizliği bununla da kalmamış,gizli birtakım nedenlerle darbe yapılmaya çalışılmıştır.
       3 Temmuz 2012 tarihinde belkide bir devrin geri sayımını bilmeyerek başlattılar.Kendisini neredeyse padişah ilan edicek kadar kaybeden RTE ve şürekası,okyanus ötesinden bir takım kişilerden de icazet alınarak polisle işbirliği içersinde düzmece belgelerle,aptalca şuçlamalarla bir kulübü idam etmeye çalıştılar.
       Mensubu olmaktan gurur duyduğum Fenerbahçe ve taraftarının buna tepkisiz kalacağı asla düşünülemezdi.İnanılmaz bir teşkilatçılıkla Destansı BAĞDAT Caddesi yürüyüşüyle sisteme ilk şamar vuruldu.Yarın Allah kısmet eder de torunum olursa gururla anlatacağım bir hikayem var artık.Evet bende oradaydım.Kolpacılar büyük bir şok yaşamışlardı.Onlar Fenerbahçeliyi tanımıyor diğerleriyle karıştırıyorlardı.Oysa ki Fenerbehçe İTTİHAT geleneğinden gelir ve hiç kimseyi geride bırakmaz.Koca çınarın tek bir yaprağının koparılmasına müsade etmez.Başkan içerdeydi ama direniş sürüyordu.Manisa maçında ki 45bin kadın çocuk seyirci kolpayı yapanlara bir şamar daha vurdu.Başta iktidar kanadı olmak üzere ince ince oyunlarla alnımızın teriyle kazandığımız kupayı hırsızlara vermek istendiğini beyan etmeye başladılar.Büyük kumpaslar kuruldu ebedi rezil rakibimize altın tepsi içersinde şampiyonluk sunulmaya çalışıldı.Buda tutmadı çünkü Fenerbehçe yenilmezdi.Takımın yarısı gittiği halde son maçta yarım puan farkla rezillere şampiyonluğu verdik. Buna rağmen 3 gün sonra Türkiye Kupasında şampiyon olduk.
      Peki bu süreçte ezeli reziller ne yaptılar?Daha kolpa patladığı anda yaylım ateşine başladılar. Bu ateş üfleyerek sönmez diyerek halkı galeyana getirici demeçler,bel altı sözler,TFF deki adamları vasıtalarıyla hakem tayinlerine kadar varan bir sezon yaşadılar.Buna rağmen başkanı içerde olan bir camiayı sadece o da hakem yardımlarıyla yarım puan geçebildiler.O kadar pahalı kadrolarına rağmen devlet desteği ile şampiyon olabildiler.Avrupaya ispiyonlarıda unutmuyoruz. Şimdiye dönersek kupa ağlakçıları,kahpeler yine en iyi bildikleri şeyi yapıyorlar.Siyasetin etekleri arkasına sığınarak yargıtaydan aksi bir karar çıkması için çabalıyorlar.Ama unuttukları bir şey FENERBAHÇE YENİLMEZ...

24 Aralık 2012 Pazartesi

İNSANA DAİR

           Sistem ele geçirmek istediği milletleri evvela yozlaştırıyor.Ahlaken kusurlu hale getiriyor sonrada parçalayarak elde ediyor.Kur'an hükümleri yeryüzüne indiğinden beri iyice belirginleşen Hak ve batılın savaşı özellikle muasır asırda son raddeye gelmiştir.Müslümanlar her yerde zulme uğramakta,batının gülen yüzünün ardında ki iğrençlik gün geçtikçe ortaya çıkmaktadır.Sömürgeci zihniyetin torunları günümüzde insanların kanını emmek için değişik metodlar uyguluyorlar.Sistem bu zihniyetin hayat akışının devamı için kurulmuştur.Ezenler hep aynı zümreler ne hikmetse ezilen de müslümanlar.!''Siz ancak layık olduğunuz şekilde idare edilirsiniz''hadisindeki anlatılmak istenen şey de asıl işte budur.Kendi değerlerimizden kopuk yaşayan ve ''Kime benzerseniz ondan olursunuz''hadisindeki ölçüye kendini uyduran günümüz müslümanları kendilerine çeki düzen vermedikçe felaha eremeyeceklerdir.Ben sorumluluğu kendimizde buluyor ve bunun değişmesi gerektiğini düşünüyorum.Kahpe düzene başkaldırının temel koşulu halis müslümler olmamızdır. Nefsimizi terbiye ettikçe etrafımızda ki nur halkası artıcak ve Allah bizi her türlü kötülükten koruyacaktır.Biz gerçek imana ulaştıkça Allah da bize layık olan tüm iyilikleri ihsan edicektir. Dünya imtihan yeri,bu imtihanda başarırsak sonsuz mutluluk var.                                                                                                            Mümin vakar sahibidir.Zelil duruma kendini düşürmez,günlük hayatında iki gününün eşit 
olmasını kabullenmez.İncelik sahibidir..Nezakati müessire yapar ki eser sahibi ona rahmet eylesin.Mümin fikir sahibidir,zikri ile fikri birdir..Eğrilik göstermez,dosdoğru olmaya gayret gösterir..Kalben zikretmeye meyl eder. Dünyanın ihtiyar bir kadın olduğunu ve onu kovaladıkça onun kaçacağını düşünür.Dünyaya sırtını döndüğünde de onun peşinden geleceğini bilir.Dünya hayatına kanmamaya özen gösterir,sürekli nefsi ile mücadele halindedir.Hayvanlaşmış insanlardan olmamaya çaba gösterir.Nefsi levvame olmaya gayretlidir.Sürekli kendi nefsini levm etmeye devam etmelidir.İnsan ideal olanı aramalıdır.İslam işte bize bunları öğütlemekte,bize nur kapılarını açmaktadır.Allahtan en çok korkanlar onu en çok tanıyanlardır işte bunu unutmamak lazımdır.Keşmekeş halindeki düzene başkaldırıpta muzafferiyete ulaşabilmek için bunları unutmamak lazımdır.

23 Aralık 2012 Pazar

AKP VE MUSUL-KERKÜK...

     Musul ve Kerkük güzel vatan.!Türkmen oğuzun vatanı..Yavuz Selim'in mirası...Bu gün elden gitmektedir.Baştaki acizlerin yaşattığı en büyük hayal kırıklıklarından biriside Musul ve Kerkük hususundadır.Göstere göstere bize lades yapılmıştır.BOP eş başkanlığına pek hevesli olan zat-ı muhterem boşbakanımızın son vukuatı bu iki güzide kentimiz ile alakalıdır.Kürt peşmerge başını Ankara'da bir kahraman edası ve Türkiye seninle gurur duyuyor tezahüratlarıyla ağırlayan AKP zihniyetine helal olsun.Müstemleke iktidarı gibi yaptıkları tüm icraatlarda Türk'ten gayrı ne kadar unsur varsa onun lehine çaba gösteriyorlar ve bunda da bir beis görmüyorlar.Tek kelime ile yazık! Ama unuttukları bir şey var.Ne kadar ihanet içersinde olurlarsa olsunlar''Türk'ün Allahı var'' ve Allah;Sancaktarı olan bu millete içten ve dıştan ne kadar yıkılmaya çalışılırsa çalışılsın yardım etmektedir.Eğer bu yardım olmasa durum hakikatten vahimdir.Dünya yüzünde ki hiç bir millete nasib olmayan bir haslete sahibiz.''Türk Milleti mahzundur''Zalimliği sevmez ve zulme rıza göstermez..Tarihinin hiç bir döneminde buna İslam öncesi de dahildir;Zulm yapmamıştır.Zayıfı ezmemiştir.Allah Celle Şanuhu işte bu yüzden milletimizi Sancaktarlığı ile şereflendirmiştir.Bilge Kağan asırlar evvel çok güzel bir vecize söylemiştir.''Ey Türk Titre ve Kendine Dön''...
     Musul ve Kerkük konusunda yapılacak,söylenecek çok şey mevcuttur.Biz Türk Milleti olarak kendimize ait olanı almalıyız.Musul ve Kerkük ilhak edilerek uluslarası siyaset oyununda varlığımızı kati bir suretle göstermeli ve bu hamleyi oynamalıyız.Ama bu hamle dirayet gerektiren bir hamledir.Ne yazık ki AKP iktidarı bu özelliğe sahip değil bilakis kendisine verilen rolü iyi oynamaya çalışan kökü dışarda bir oluşum gibi durmakta.!Türk Milleti tarihinin hiç bir döneminde böyle zelil bir iktidara sahip olmamıştır.Çok büyük fırsatlar ayağımızın altına geliyor ama basiretsizlik diz boyu..Böyle iktidarla hiç bir şey olmaz.Maalesef başta gayri Türkler bulundukça da bu durum devam edicek.
     Çok çaba göstermeliyiz,gerekirse bölgesel pakt kurulmalı ama ne yapıp ne edip Musul ve Kerkük Misak-ı Milli sınırları içersine alınmalıdır..!Büyük devlet olmanın gereği nihayetinde dosta düşmana gösterilmelidir.

19 Aralık 2012 Çarşamba

SEVDİM SENİ

Sevdim seni mabuduma canan diye sevdim
Bir ben değil alem sana hayran diye sevdim

Evladu iyalden geçerek ben ravzana geldim
Ahlakını methetmede Kur'an diye sevdim

Kurbanın olam Şah-ı Rasul kovma kapından
Didarına müştak olan yezdan diye sevdim

Mahşerde nebiler bile senden medet ister
Gül yüzlü melekler sana hayran diye sevdim

18 Aralık 2012 Salı

AKP GERÇEKLERİ 3


     Memleketim sahipsiz değildir.Öyle her istiyen istediğini söyleyemez,yapamaz.Günümüzde akp egemen güç olarak görülüyor.Önceki yazımda da belirttiğim gibi Allah vaadinde durandır.!Kalbi oryantal bir dansöz kıvraklığında olanlar elbet hem milletime hem de Cenab-ı Allah'a hesap verecekler.Devran dünya yaratıldığından beridir en çok dönen ve değişen şey.!Kimler tatlı hayatlarından ayrılmadı ki bunlar ayrılmasın..Allah bazı insanların basiretlerinin bağlandığını ve ibret olsunlar diye biz insanlara gösterildiğini haber veriyor.. Bunlar kalpleri mühürlenmiş olan kimselerdir.Ve ne yapsanız bu tiplere fayda etmez.Akp ilk çıktığında İslamlık davasının peşinde izlenimini vermişti.Cahil halkı kandırarak iktidar olmuşlardı. Siyasi ahlaktan yoksun,etik dışı bir çok faaliyet yaparak iktidarlarını sürdürdüler.Fakir fukaraya aşikare iaşe yardımları, Türk Milletinin hiç alışık olmadığı bir kompleks oluşturdu.İnsan onurlu bir varlıktır.İaşe gizli yapıldığı zaman yerine gelen bir şeydir..Tamamiyle kibir ve riya için yapılan faaliyetlerin Allah katında hiçbir değeri yoktur.!Devlet insanını dilenci statüsüne koyamaz.Bilakis onore etmekle yükümlüdür.Ama bunların devrinde her şey mübah..
     Ekonomik başarılarından kast ettikleri kamu kurumlarını satmak ve bundan gelen paraları kullanmaktır.Ama deniz bitti. Satılacak kurum kalmadı,şimdi de altın yumurtlayan tavuk konumundaki köprüler satılıyor.Bunlar iktidarlarını sürdürebilme uğruna milletimin değerlerini yok pahasına satmaktadırlar.Buna acilen dur denmelidir.Önem arzeden başka bir konuda büyükşehir yasasıdır.Türkiyeyi eyaletlere bölecek ilk adım atılmıştır. Türkiye'nin güneydoğusunu vatandan ayıracak adımlar akp iktidarı zamanında sinsice atılmaya devam etmektedir.Ama biz aptal değiliz tüm bu oyunların farkındayız.Teröriste ağlayan emniyet müdürleri de bunların arasından çıkıyor.Türk'e bu kadar düşman bu kadar hainlik eden bir iktidarın başımızda olması çok acı veriyor. Kerkük Türkleri zulüm altında,ulu Türkistan da çin mezalimi son hızla devam ediyor.Peki bu tufeyli iktidar ne yapıyor.?Kolpadan İsrail'e sallıyor,Türkün olmadığı her yere sahte göz yaşları döküyor ne hazin değil mi..?Acilen iktidara TÜRKLERİN gelmesi gerekiyor.Ayrım gayrım yapmadan elbirliği ile Türk-İslam Ülküsü yolunda yürüyen DAVA adamlarına destek olunması gerekiyor.Bu kıskaçtan başka türlü kurtulunması mümkün değil.
     Akp miadını artık doldurmuştur.Asırlardır bu topraklarda Hak ile batıl mücadele etmiştir.Bazı zamanlar batılın piyonları iktidarı ele geçirmişlerdir.Günümüzde ki durum aynen böyledir. Türklüğün şanının tekrardan yükseltilmesi için,evvela liyakat ölçülerine uyum sağlamalıyız.Öyle bir gençlik yetiştirmeli ki dinini icmaa ölçülerinde bilen,atasına sahip çıkan,Türk Töresine mugayir olmayan kıstasa sahip bir gençlik.Aslında bu tanımlara uyan ve epeydir var olan bir kesim var.Bunlar ÜLKÜCÜLERDİR.!
Şairin dediği gibi;

''Surda bir delik açtık mukaddes mi mukaddes!!
''Ey kahpe rüzgar artık ne yönden esersen es''


    Akp'nin açtığı bazı yaralar o kadar derin ki;kapanması çok uzun bir süre alacak.Biiznillah tüm benliğimizle iktidara talip olduğumuzu cümle cihana haykırmalıyız..Hayde vira bismillah.!!!

AKP GERÇEKLERİ 2


    Şu son 10 yıldır Akp zihniyetinin izlediği tüm iç ve dış politikaların çöktüğünü görmekteyiz.Dahili siyasetleri tam bir keşmekeş..Vatana ihanet etmekte kendilerini hür sanıyorlar... Kimi dağa çıkan bölücü teröriste ağlar,kimisi hain bölücüye ev hapsi için zemin ayarlar ve bunlar sanki çok normal şeylermiş gibi yandaş ve yalak medya da tartışılır.İşgal günlerinin  müstemleke basını gibi merdi kipti sirkatin eyler misali zehir saçarlar.Milleti aptal yerine koyarak suni gündemler oluşturup kendi kolpalarının devamını getiriyorlar.Harici siyasetleri ise ayrı bir felaket.Boşbakan eser gürler ama hikaye.İsrail daimi hedefidir bu kolpacının ama niyeyse en fazla ticaret bunların zamanında yapılır.!Yandaş şerefsizlerde bu icraatin üstünü örter ve sıvazlarlar.Türkiye siyasetinde bunlar kadar çiğ,bunlar kadar acuze bir iktidar daha olmamıştır..!Ticari hayat tamamen durma noktasına gelmektedir.Piyasadan para çekilmiştir.Ticaretin ana nüvesi para olmayınca haliyle ticari faaliyetler baltalanmıştır..Dünyada kendi kendine yeten 8 ülkeden biri konumunda ki Türkiye bu acizlerin döneminde ele muhtaç durumuna düşmüştür.O kadar ki tahıl yönünden çok zengin kaynaklara sahipken tahil ithal eder konumuna düşürülmüştür. Hibrid israil tohumlarıyla ziraat felç edilmiş olup ati tehlikeye atılmıştır.Hayvancılık ise hak getire..Köylünün desteklenmesi gerekirken koyulan kotalarla ölme noktasına sürüklenmiştir.Bunların el atıpta rezil etmedikleri hiçbir şey kalmamış gibidir.Sanat,spor herşeyi berbat etmişlerdir. Birleştirici unsur olan spor bunların elinde ayrımcılığa varan bir iç tehdide dönmüştür.Kahpelik,adam kayırma,rüşvet,şike, teşvik primleri kol gezmektedir.Ezeli rekabetler,ezeli düşmanlıklara dönmüş,kin ve nefret tohumları hep o bünyelerden Türkiyeye ekilmiştir.
   Peki bu kadar falsoya rağmen bu Akp nasıl oluyorda bu kadar rey alabilmektedir.!Cevap aslında çok basit ama bir o kadarda içtimai bir meseledir.Türkiye'nin iç dinamikleri o kadar yoğun bir saldırı altındadır ki,sistem akpye ihtiyacı olduğu müddetçe iktidarda tutmaya azami gayret edecektir.Devletin tüm imkanlarını iktidarda kalabilmek için ahlaksızca kullanmakta akp zihniyetinin yöntemidir.Akp artık denizin bittiğini görmektedir.Çünkü satacağı bir kamu kurumu kalmamıştır.Böyle bir durumda sistemin diğer siyasi mevtaların arasına akp'yi göndermesi yakındır.O zalimler bizden daha iyi biliyorlar ki; Allah vaadinde durandır.!Akp'nin siyasi ömrü bitmek üzeredir, Türk Milletinim sırtına bir kene misali yapışmış bu acizler illa ki dünya da en çok dönen şey olan devranın da dönmesiyle Millete yaptıkları zulmün hesabını vereceklerdir.Türk'e böyle düşman bir oluşumun Türk Milletinin başında bu kadar süre durması bile başlı başına içtimai bir tez konusudur..!
   Türk Milliyetçileri olarak bizim yapmamız gereken en önemli şey şahsi kırgınlıkları bırakarak Davamız için çalışmak,timsal olmaktır.Davamızı en iyi şekilde yaşayarak cemiyette parmakla gösterilen bireyler olmalıyız.Şu anda Türk Milliyetçiliğini siyaseten MHP sürdürmektedir.Yakın zamanda ki seçimlere kadar faaliyetlerimizi çoğaltarak çok çaba göstermeli ve Akp'nin kaybedeceği tek bir reyin dahi sisteme vurulacak bir darbe olacağı unutulmamalıdır..Türk Milliyetçileri MİLLİYETÇİ TÜRKİYE kurulana kadar çabalarını azimetle sürdürmelidirler. İktidar ateşten bir gömlektir.Netice de Alah'a hesap vermekte var.Aman biz kalbi mühürlenmişlerden olmayalım.Bu sözlerim İslamlık davasını sözde güttüklerini söyleyen Akp zihniyetinedir...!

TURAN YOLUNDA


Hani varya,bazen boğazında düğümlenir kelimeler;
Kederli haldeyken insanı alır götürür düşünceler..

Hayat acımasız,kimbilir ne hikayeler yazılıdır,
Dünya hali,nasıl elem,acı ve zalimlik barındırır.!

Kavgası yoksa heyhat beyhude yaşamıştır o insanlar!
İdealsiz,renksiz ve yarınsız boşa  geçmiştir zamanlar..

 Kimileri der ki;bütün bu idealler boş hayallerdir..
Vatanı vatan yapan dökülen kan ve tüm bu ülkülerdir.!

Sevdam yok iken keşmekeş içersinde bir hayat sürmüşüm,
Yaşıyor sanırken kendimi, meğerse ben hergün ölmüşüm.

Beni ben yapan, uğruna can vereceğim değerlerimdir.!
Dava uğruna serden geçmeyi öğütleyen hislerimdir

Gönüldaşlar birlik olsa,yürüsek Kızıl elma yolunda..
Kurulsa yine ordugah,töremizce savaşsak uğrunda

Nizamı Alem uğruna hem yardan hem de candan geçilir,
Ülkü adlı nazlı yare gönül verenler böyle seçilir.

Mukaddes davamda bir şey öğrendim ki vatan bırakılmaz.!
Surda ki gedikten sonra biliyorum ki artık yıkılmaz.

DUVARLAR


Gecelerce bir karanlık etrafımda çöreklenmiş
Hislerime zemheri bir soğuk işlemiş haldeyim
Düşünceler vurgun yapmış benliğimde,
Ne sen derdime dermansın ne de bir başkası;
İçimde kemter bir sadelik,bir hicran var..
Duvarlar üzerime gelmekte çaresi yok
Elit bir yalnızlıkla,yine kendimleyim..
Derdime amadeyim,bir ben kalsam da..
Yüreğimle barışık dost türküler var..
Keşmekeş dolu bir hayat mücadelesi
Kederli günler geçip gidiyorken 
Meşgul edecek işler peşindeyim

14 Aralık 2012 Cuma

ARAYIŞ


EY AŞİKAR OLANI GİZLEYİPTE SAKLANAN
ÖMÜR BOYUNCA HEM YOLDAŞ OLDUN HEM CANAN
BENİ BIRAKIP ÖZGÜRLÜK DİYE SAYIKLAYAN
BUNCA EZİYETİ BANA HAİNCE YAŞATAN
                                          SEN DEĞİLMİYDİN....?

HEP İMKANSIZ SEVDALARIN ARİFESİNDEYİM
TARİFİ OLMAZ TUTKULARIN ÖNCESİNDEYİM
DERDE GİRİFTAR OLMUŞ DUYGULAR İÇİNDEYİM
FIRTINALAR KOPAN YÜREĞİMİN PEŞİNDEYİM
                                            BEN AŞIK BEN SERKEŞ..!

DESELER, ARADIĞIN ŞU DAĞIN ARDINDADIR,
DAĞI AŞAR,SORARDIM ACEP NE OLMAKTADIR?                                                                         
HASRETE ÇARE DAĞIN DORUKLARINDAMIDIR?
ORADA YAŞAYAN HERŞEYİN FARKINDAMIDIR..?
                                BUYSA KADERİM SABREDER BEKLERİM..!


                                                   Şeref Sancaklı 

AYRILIK


Kevser tadındaydı verdiği busenin tadı,
Gitti vefasız yar, o benden eser kalmadı.
Yaktı ve kül etti hayır kalmadı kalbimden,
Yarimden bana kalan sade;keder ve adı..

Ne güzel başlamıştı kalbimin kıpırtısı;
Ayak yerden kesilmiş,kulakta aşk şarkısı..
Neşe içinde bahtiyar bir adam yaşarken,
Yaşıyor şimdi kederiyle beraber yası.!


Dur da diyemedim sana buradan giderken;
İstikbalim yerlerde aşk meçhule uçarken.
Rüyamıydı bilmem,tutku vardı aramızda,
Sevdam mazi oldu artık yoksun kalbimde sen...
                                                 Şeref Sancaklı 14/12/2012

13 Aralık 2012 Perşembe

PUTİN NİYE GELDİ 2


    Dün Vladimir Putin'in gelişi hakkında birkaç kelam söyledik. Bu gün konuya devam ediyorum.
    Harici politika tam bir kurtlar sofrasıdır.Planı,bir davası, ideali olmayan devletler bu sofra da kuzu pozisyonundadır.Baskın güçler tarafından kullanılan birer piyon durumundadırlar.Ülkemiz gerek tarihi misyonu gerekse coğrafi konumu dolayısıyla kurtlar tarafında olması gerekirken Türk Siyasetine olan müdahalelerden ötürü başa geçirilen iktidarların aşağılık kompoleksleri sonucu hak ettiği yere gelememektedir.Öyleki 200 yılda bir gelen fırsat kaçırılmıştır.Sovyetlerin dağılmasından sonra peyk ülkelerde kaos ortamı vardı ve maalesef Türkiye bu fırsatı kullanarak kendi ırkı olan devletlerle gerekli iletişimi yeterli düzeyde sağlayamadı. Peki 1991 de elimize geçen o fırsatı kullanamadık diyelim.!Ya sonra ki felaket hamleler nasıl açıklanabilir?
    Ferruh Sezgin 1990 yılında ''Sistemle Satranç'' ve Sistemin İntikamı'' diye iki kitap neşretmiştir.Bu iki kitabında bazen aşırı yorumlar olsada günümüze ışık tuttuğu kesindir.Devletler hadiselere günlük bakmazlar,bakamazlar..Her devletin Milli bir Ülküsü olmalıdır.Kendi devletimize bakarsak nasıl saçma bir politika güdüldüğü açıkça görülmektedir.!Zamanında Atatürk'ün söylediği ''Yurtta Sulh Dünyada Sulh''gibi artık hiçbir artısı olmayan argümanlarla harici siyaset gütmek acınası bir durumdur. Allah'a hamdolsun ki milletimizin asırlardır yürüttüğü bir ideali vardır.Kendi benliğimizde oluşturduğumuz TURAN ülküsü bizim KIZIL ELMAMIZDIR..!Bizim politik düstürlerimiz tamamiyle bu argümanlar üzerine olmalıdır.Biz Ülkücüler harici politikamızı tamamiyle bu bab da düşünüyoruz.Kuvvetli olan kuralı koyar.Devletimizin elinde oynayacağı kartlar mevcuttur.Yeter ki iş ehil,akil adamlarda ve görüşü milliyetçi olanlarda olsun.!
     İşte bu aşamada Putin Türkiyeyi ziyaret etmiştir.Bu ziyaret ortak bir konsensüs sağlanması içinse milletimiz açısında hayırlıdır.Ama yok işin içersinde başka planlar varsa bu derhal kamuoyuyla paylaşılmalıdır.Artık ülkenin kaybedecek bir saniyesi dahi yoktur.Anladığım kadarıyla başta ki tıynetsizlerin pek bir gururla açıkladıkları BOP planıyla ve Türkiye başvekilinin Suriye ile alakalı yersiz piyonvari açıklamalarıyla ilgili bir ziyaret bu.!Rusya bölgeye ağırlığını koyuyor.Üstelik arkasına Roma-Germen imparatorluğu rüyasınıda alarak koyuyor.!Yaptıkları her hareket 20 sene sonrasında ki dünya için.Almanya-Rusya ittifakı bir yanda Abd-İsrail-ingiltere-fransa bir tarafta..Peki biz neredeyiz?En mühim konu budur.Devletlerin gözü şu anda inanılmaz yeraltı zenginlikleriyle orta asyada ki ırkdaşlarımızın topraklarında.. Türkiye kan olarakda kültür olarakda ırk olarakda burada ki Türklerle yakın olmalı ve milli ülkümüze yakışan bir politika gütmelidir.Böylelikle tam bağımsızlıktan söz edebiliriz.!!





12 Aralık 2012 Çarşamba

PUTİN NİYE GELDİ?


            Geçtiğimiz hafta yeni Bizans iddiasında ki Rusya'nın zamane çarı Putin ülkemize ziyarette bulunmuştur.Kamuoyunda pek de dillendirilmeyen bu ziyaret zahiri olarak iş birliği odaklı olarak nitelendirildi.Peki;acaba reelde de böylemidir.?
-Rusya'nın tarihi arzularının önünde ki en  büyük engel olan Türkiye hakkında rus milletinin iyi düşünceler beslemesi mümkünmüdür?
-Orta Asya'da yaşanan hakimiyet kavgası,ırksal olarak avantajlı olan ;Türklerin ellerinde ki bu avantajı kullanma amaçlı olabilir mi?
-Jeopolitik önemi kilit olan boğazlar hakkında rahatsızlığı bulunan tarihi rakib rusların;ellerindeki olanakları kullanarak imtiyaz koparmak maksadı olabilirmi?
-Amerikanın neo-con politikalarının sona ermesiyle uygulanmaya başlanan yeni stratejilere karşı bölgesel ortak bir konsensüs sağlanması için düzenlenen bir gezi ihtimali nedir?
             Yukarıda ki sorulara verilecek yanıtlar karşılığında bölgesel bazda gelecek 20 yılın neleri getireceği bellidir.
             Dış politika her zaman 3 bilinmeyenli değişkenlerin tahtada olduğu bir satranç tahtasıdır.Bir taşı ileri sürersiniz ve buna mukabil rakibinizin karşılık vermesini beklersiniz.Türk harici politikasında dış satıhdan bize karşı oynanan bir çok kart mevcuttur.Buna mukabil bizim de elimizde kozlarımız var.Güzel olan bu kozları doğal olarak hiç bir çaba harcamadan ele geçirmemiz..Mesele bu elimizdeki kartları düzgün kullanabilecek dirayet sahibi bir iktidara sahip olmak da..
             Maalesef son 75 yıldır harici siyaset hiç birzaman ehil ellerde bulunmadı.Elimizdeki gücü kullanabilecek azimde ve bilgide kadrolar yetişmeli dışta Türklüğün vakarını savunabilecek kimseler hariciyede kotarılmalıdır..
            Rusya bizim tarihi düşmanımızdır.!Ama değişen konjektür gereği bazen düşmanınla işbirliği yaparak ortak düşman oluşumlara karşı birlik içersinde olabilirsin.Ruslar bizim bölgesel varlığımızı hazmetmek zorundalar.!Dünyanın doğusu yer altı ve yerüstü zenginlikleri ile dünyanın batısına bakmaktadır. Ekseriyetle batı doğuya muhtaç durumda..Aynı zamanda borçlu.Biz doğu ile batının ortasındayız ve hakimiyet savaşı bizim üzerimizden cereyan etmekte.. Bu bir avantaj olduğu kadar bazen de dezavantaj.!
          Elimizde tarihi avantajlar bulunmasına karşın hala bunların devreye sokulmaması tam anlamıyla koz israfı.!Aslında yapılacak icraat basit..Ülkücü kadrolar devreye sokulmalı,harici politikaları milliyetçiler devralmalıdır. Tarihi düşmanlarla konsensüs sağlanmalı,ortak hareket edilecek partnerler bulunmalıdır.Ruslar bizim kara kaşımıza kara gözümüze hayran değiller! Keza Çinliler,İranlılar da öyle.Ama bölgede ki İsrail varlığı akilane bir konumlanmayı gerekli kılıyor.Almanya ile Rusya çoktan gayri resmi bir pakt içersindeler ve Roma Germen imparatorluğu hayaleri kuruyorlar.Stratejistleri yoğun mesai harcayarak kendi halklarını buna uyarlamaya çoktan başladılar.Bu tip bir yapılanmayı Türk'ün milli ülküsü TURAN için bizde uygulamaya sokmalıyız.. Hilafet olsun,Türklük olsun,Ayasofya olsun,Kutsal emanetler olsun,Sanduka olsun gerekirse devreye sokulmalıdır.Unutulmasın ki Kara Sancaklılar Türk milletinden çıkacaklardır biiznillah..Selam ve dua ile..!


11 Aralık 2012 Salı

VAR OL ATSIZ..!


Merhum Nihal ATSIZ bey'in dün ölüm yıl dönümüydü.Hey gidi Koca ATSIZ! Dava uğrunda tabutluk işkencelerine maruz kalan ve TURAN adlı güzel ülküye gönül veren;bunun için ömrünü heba eden ATSIZ; DAVA adamlığına en güzel misaldir..!Kimileri ATSIZ Beğ'i şamanistlikle suçlasa da onun kadar dik,onun kadar DAVA yürüyüşünde eğrilik olmayan insanlar çok azdır.Delikanlınında hasıdır!İlk Ülkücü nesil ATSIZ beğ'in Bozkurtları ile  davaya katılmışlardır..Şahsen ben öyleyim..ATSIZ beğ bende lirik milliyetçilik duyguları uyandırıp TÜRKÇÜLÜK fikri ile de nesilleri titreyip kendine dönmeye teşvik etmiştir.Onun devrinde esir Türkler kavramı bilinmiyordu.Kendi tarihimizden kopuktuk.Başbuğ Alparslan Türkeş ve arkadaşlarıyla zamanın faşist idaresi olan chp zihniyetine karşı baş vekil Saraçoğlu Şükrü'ye açık mektuplar yazarak kimsenin cesaret edemediği bir işi yapmış bunun mukabilinde ırkçılık Turancılık davasıyla karşı karşıya getirilmiş, ve tabutluklarda işkence görmüştür.Kesif bir ayırımla karşı karşıya geldiği fikirlere karşı ömrünce mücadele edegelmiş değerli bir önderdir..                                                                         

         ''YAŞAYAN TÜRKÇÜLERE AĞIT''


<<Bir mahşere binlerce kader tutsağı gelmiş,
 Titrek ve metin cümle adımlar ona doğru...
  Gitmekte bütün kafile,meçhule yönelmiş,
  Nerden gelerek hangi karanlık sona doğru?

  Her şey kopuyor istemeden kendi yerinden
  Herkes geliyor,sonra da herkes gidecektir.
  Milyonla asır geçse de arzın üzerinden
  Bir kerre giden bir daha ses vermeyecektir.

  Meçhul kaderin çizdiği yoldan gideceksin,
  Bilmem ki bu meçhulleri hep Tanrı mı yazmış?
  Öyleyse bırak,ruh bütün işkenceyi çeksin,
  Bin bir kere ölmeksizin insan yaşamazmış.


                                                                  Hüseyin Nihal ATSIZ
                                                                  1955/09/16



Ne ümitlerle gelip dünyaya
En güzel ismi takındın: Afşın!
Böyle erken bırakıp gitme neden?
Kaç bahar,kaç yılı doldurdu yaşın?
Kaldı senden bize gamlı bir seda...
Bir vedadır o seda,sade veda!
                                   H.Nihal ATSIZ
                                                  6/11/1960


                Son kelamım bizi güzel bir ülküyle tanıştıran güzel insana ''VAR OL ATSIZ''......

9 Aralık 2012 Pazar

TASAVVUFA ÜLKÜCÜ BAKIŞ


                 Mürşidi olmayanın mürşidi şeytandır..!Bayezidi Bestami kudduse sırruh vakti zamanında bu sözü söylemiştir.Gerçek mana da düşünülmesi elzem olan konulardan belkide en önemlisi budur.Ahir zamandayız ve lain Ademoğluna olan hıncında en ufak bir azalma olmadan oyunlarını sürdürüyor. Bir müslüman zahiren şeriata uygun yaşasa dahi ömrünün sonuna değin nefsi emmare oluyor.Batında kademe yükselemiyor ve yapmış olduğu taat'ın kendisi üzerinde bir menfaatı olmuyor.Biz müslümanlar Allahın zahir emirlerinden olduğu gibi batıni nehylerinden de sorumluyuz.İşte marifet ilmi burada devreye giriyor.Büyük İslam alimi Hüccet'ül İslam İmam-ı Gazali dahi marifet ilmine girdikten sonra yapmış olduğu 40 yıllık ibadetini iade etmiştir.Tasavvuf yolu kendini bilme,edeb yoludur.Yüce Peygamber ''en büyük cihad kişinin kendi nefsine karşı yapmış olduğu cihad'tır'' diye buyurmuştur..Bazı sapkın düşünce sahipleri tasavvufa tümüyle bidat diyorlar.Bu zevate ilmen verilecek cevaplar büyük Allah dostları tarafından defaatle verildiğinden o konulara değinmicem lakin bu tür düşünce sahiplerinin bağlantılarının israiliyat kaynaklı ve veya oradan destek alan merkezlere bağlı olduklarınıda belirtelim.
                Ben hayatımda ki tüm olaylara ülkücü bakışla bakıyorum.Kendim tüm yorumlarımı kendi felsefemle baktığımdan dolayı Allah dostlarına samimi olarak büyük sempati ve sevgi besliyorum.Allaha hamdolsun ki milletimin içersinden çıkarmış olduğu büyük Allah dostları mevcuttur.Horasan ve Semerkand'tan çıkan Alp ve Erenler sonraki asırlarda bizlere ışık tutacak bir yaşam tarzıyla hem Türklüğü hem de İslam'ı Anadoluya yaymışlardır.,Ülkücü Gençliğin inanç felesefesinde mihenk taşı olan İlay-i Kelimetullah davasını Anadoluya nakış nakış işlemişlerdir.Horasan erenlerinden olan büyük Allah dostu Şah-ı Nakşibend dergahından çıkan Alperenler Selçuklu devletinin himayesinde Türklüğün gururu olmuşlardır.Günümüzde ki Ülkücü gençlere tavsiyem odur ki gerçek bir mürşid-i kamil buldukları anda ona tabii olsunlar. Bu bizim genlerimizde olan alp ve erenliğin şiarıdır.
               Kavmiyetçiliğimiz basit bir ırk meselesi değildir.Biz Türklüğü yukarıda saydığım yüksek seciyesinden ötürü savunuyor ve seviyoruz.Rabbim biz DAVA adamlarına davaya layık olup uygun bir şekilde yaşama ve bunun azmini versin 

8 Aralık 2012 Cumartesi

SOKAKLAR 2


Vazgeçmedim asla seni sevmekten
Bir bakışınla yanıyorsa bu ten
Kaçılır mı?Hiç böyle bir sevgiden
İyi aşıklar severler gönülden
Aşkı bulursan hiç bırakılır mı?


Güzeldir hayat eşini bulursan..
Yaşantı bozulur eğer durursan,
Dünya hazineler dolu,ararsan;
Sıkıntı,gam,keder var,kararsızsan!
Gayesiz idraksiz hiç olur mu?


Kişinin gayesi yoluysa ulviyet
Bırakılmalı ne derse cemiyet
Nihayetinde bulur felahiyet
Yolların sonu olur ebediyet
Tanrıdan gayri hiç bulunur mu?



Bebeğin masumane bir gülüşü
Doldurur bu dünyayı hemde düşü
Melek bile beğenir bu düşüşü
Aşk bulursun gözlerinde ölüşü
Dünya hiç bu kadar sevilir mi?




GÜNLÜK OLAYLARA ÜLKÜCÜ YORUM


                 Günümüz de çok tuhaf olaylar olmakta.Bir yandan BOP eşbaşkanı olduğunu cümle aleme ilan eden bir başbakan diğer tarafta bu hali dahi istismar edemeyen bir muhalefet..Gündem değiştirme ustası siyasi erk'in başı zayıf muhalefetle alay eder durumdadır.Türk siyasi tarihinin hiç bir döneminde bu kadar çok bel altı siyaset yapılmamış ve değerler hiç böyle ayak altına düşürülmemişti..Aldıkları reyle şımaran fetbaz siyasetçi gurühu işi o kadar abarttılar ki sanki bu devran dönmezmiş gibi yarınsız futürsuz hamleler ardı ardına gelmekte..Anayasanın değiştirilemez maddelerini dahi tartışmaya açmaya korkmuyorlar.Dağda geberen itlere ağlayan emniyet müdürleri bu acuzelerin döneminde türemiştir.Ve nasıl bir garabettir ki bu emniyet müdürü hala görev başındadır. Utanmadan görev arkadaşlarının yüzüne bakabilmektedir.Daha böyle pek çok olay yaşandı bu tıynetsizlerin döneminde.Şahsen Türkiye eğer bir dönem daha bu düşünce tarzının idaresinde kalırsa korkarım ki artık ortada Türkiye kalmayacaktır.
                  Biz Ülkücüler özellikle üzerimizde son zamanlarda bir oyunun perdelenmeye başladığını görüyoruz.Bölücü itler güruhu üniversitelerde bozkurtların üzerine saldırılar gerçekleştirmek de ve bizleri 12Eylül öncesi gibi karanlık bir döneme sokmaya çalışmakta.. Biz Ülkücüler,vatanımızın hem ekmeğini hem de kurşununu yedik.Vatanımızı sovyet peyki olmaktan destansı bir mücadele ve 5bin şehit vererek kurtardık.Artık vatanımıza başka türlü hizmet verme kararında ve azmindeyiz.Ülkücü ilim adamları,fikir insanları,sanatçılar yetiştirme taraftarıyız.Vatan için gerekirse tekrar dişimizi sıkar kanımızı seve seve veririz lakin hal öyle değil.Bizler 12 Eylülden evvel sokakları koministlere bırakmazken o dönemde evlerinin sıcak ortamında eşlerinin koynunda saklanan badem bıyıklılar bu gün egemen taraf..Ve devran onların olduğu içinde istedikleri gibi at koşturuyorlar.!Biz böyle bir şeyin bir daha vuku bulmasını istemiyoruz.Üniversite kampüslerinde bize saldırmaya cüret eden o itleri elbette ki istersek hallederiz ama artık bizi sokağa çekme girişimi olarak bildiğimiz hadiseleri kaale almıyoruz.Üniversitelerde ki bozkurtlar okumalı,mezun olmalı ve vatana kendi fikriyatlarına uygun bir şekilde hizmet etmelidirler.Siyasi egemenlerin son oyunları hakkında ki fikrimiz de zikrimizde budur.Bizleri kimse kavgaya çekemez.
                  Siyaset sahnesinde aktörleri her gün değişen bir çok oyun oynanıyor,ülkücü bir bakış oluşturulması lazım.Hayatın her alanında olaya bakışımız bu minvalde olmalıdır. Ülkücülük bir yaşam biçimidir;ayrıca bir tarzdır.Egemen güçlerin insan hayatında meydana getirdikleri tahribat yadsınamaz.Tek derdi bir kuru ekmek olan fakir fukaranın oylarını almak için değerleri pespaye eder bir tarzda iaşe adı altında yardım etmek müslüman ahlakıyla nasıl bağdaştırılabilir?Bu günkü siyasi iktidar her türlü rezilliği gözümüzün içine soka soka yapıyor.Ülke o kadar büyük bir içtimai hadise ile karşı karşıya ki patlaması an meselesi.!Unutmamak lazım ki adaletin olmadığı yerde kaos hükümdardır.Biz ülkücüler bu aşamada vatanın kurtuluşu için tek adresiz..Allaha hamdolsun ki fikrimizde en ufak bir kırık olmadan dün ne isek bu günde oyuz.50sene evvel bu vatan için ne reçete yazdıysak aynı hastalıkların devam ettiğini görerek aynı reçeteyi sunuyoruz.9 Işık modelinde Türkiye'nin felaha ereceğini düşünüyoruz.Ülke çok büyük hamleler yapma ihtiyacındadır.Milliyetçi Toplumcu iktisadi model bizim iktisadi yorumumuzdur.Bir sonra ki yazımda meselenin çözümlerine değinmeye başlıyacağım.Selam ve dua ile..


7 Aralık 2012 Cuma

SOKAKLAR


Arşınlamaktayım sonu olmayan yolları..
İhata ediyor duygular
Manası yok düşünürken seni
Dolmakta içime seni görme hevesi
Düçarım seninleyken sensiz!
Kalın bir duvar var aramızda..
Ve ben düşlerimde aşmaktayım.!
Anlamı yok hiç bir şeyin
Boylu boyunca dolaştığım sokakların
Hislerimle vedalaşmaktayım
Hüzünle merhabalaşmaktayım
Kah oradayım;kah burada..
Feleğin çemberindeyim..
Nakış nakış işlenmekte yüreğime
Kimsesizliğin çılgınlığı...
Ağır ağır toparlanmakta;
Kalbimin bahtiyarlığı

5 Aralık 2012 Çarşamba

DAVA ADAMLIĞI NEDİR?


                Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan kişiler gerçek dava adamları olamazlar.Kişi evvela kendi değerlerini öğrenmeli,sonra özümsemeli karakterinde uygulamalı sonrada DAVA adamlığı yapmalıdır.
                Günümüz de takım tutar gibi particilik yapanlar var..Sağ olsun,sol olsun milliyetçi eksen olsun bu değişmiyor.Merkez sağ politika ekseninde siyasi görüşü benimseyenler,liberaller bir nebze olsun mazur görülebilirler.Çünkü bu kesim kendi hayat standartları bakımından hadiselere bakmaktadırlar.İş sol ve radikal sağ(Din motifli politizasyon) politikaları benimsiyenlerde başlıyor.Bu kesim kendinden olan olmayan diye derin ve kesif bir ayırım yapıyor.Sağ veya sol diye ayırmıyorum bu kesimi bu söylediklerim her iki kesimde de mevcut.. Nispeten bizim cenahta durum biraz farklı.!Bizim ülkü ocaklarımız mevcut.Fikri mücadelemizin mihenk taşı olan Ülkü Ocakları burada bizi farklı kılan kurum. Çünkü Milliyetçilik ülküsünü benimseyenler bu değerleri özümseyip kendi kişilik durumlarında aktif hale getiriyolar.Ülkücü Hareket'in aksiyonerliği buradan ileri gelmektedir.DAVA adamları kendi kişiliklerinde Milli refleksi uygulamaktadırlar. Türklük gurur ve şuuru,İslam Ahlak ve faziletini tepe noktası olarak görmekteler Hal böyleyken kendi değerlerini tam bilmeden,öğrenmeden fikir teattisinde bulunmak akıl karı değildir.Teknoloji çok ilerlemiş durumda..İnternet çağındayız. BİLGİ elde etmek artık çok basit.Bilgiyi elde eden gücü elde eder.!Ülkücü Gençlik hiç bir alanda geri kalmamalıdır.DAVASINI iyi öğrenmek,BİLGİYİ elde etmek her ülkücünün boynunun borcudur.Rahmetli BAŞBUĞ biz Ülkücüleri uç beyleri olarak tanımlardı.DAVAMIZIN akıncılarıyız.Biten bir sol,kendi pisliğinde cebelleşen bir sağ mevcut bu zamanda.Biz Ülkücüler uç beyliğimize yakışan bir şekilde DAVA'yı mükemmel bir şekilde temsil etmeliyiz.Okumalı,öğrenmeli ve tatbik etmeliyiz.Hem ALP hem EREN olmalıyız..Kutlu yarınlar için DAVA'mızla hemhal olmalıyız.
               Ülkücü;davasını tatbik edendir.Hem İlay-i Kelimetullah deyip hem Rabbin buyruklarını uygulamamak olmaz.Samimiyet şarttır.Ülkücü kendi nefsi üzerine basıp DAVA'sının KITMİR'İ olandır.Milletinin Hadimidir.!Ülkücüler bunu defalarca yapmışlar,gene yapacaklardır biiznillah..
               MEŞAKKATLE DOLU OLSA DA YOLLAR
               UĞRUNA CAN VERDİLER ÜLKÜDAŞLAR
               BU TÜRK-İSLAM ÜLKÜSÜDÜR BİLİNE
               KOMİNİSTE BIRAKILMADI SOKAKLAR